Artık blog yazmaz oldum, yazsam bile en büyük şebeklikleri mutfakta yaptığım için en popüler konu olan mutfak macelarımı yazmaz oldum. E 5 yılın sonunda 
makarnayı yakmamayı öğrendim, eskisi kadar et yapmıyorum, yapsam da 
suyunu bırakacağını hesaplamayı beceriyorum artık. Haliyle size anlatmaya değecek malzeme çıkmıyor. 
    Ama korkmayın! GeçtiÄŸimiz günlerde sakarlık konusunda yeni bir çığır  açtım. Gülecek, dalga geçecek, ve hatta torunlarınıza anlatacak (kısaca  bu blog'u hala okuduÄŸunuza deÄŸecek) güzel bir hikayem var. 
    Efendim, öncelikle biraz istatistiksel fizik ile baÅŸlayalım. Konunun  gidiÅŸatı açısından önemli, atlamayınız. Biliyorsunuz, suyun buz ve buhar  halleri var. Bunlara fizikte 'faz' diyoruz biz. Ben ilkokuldayken bize  üç diye öğretmiÅŸlerdi bunları; katı, sıvı, gaz. Ortaokulda filan "E  hocam plazma ne o zaman?" diye hoca sinir eder/ilgi çekmeye çalışırdı  sınıfın ukala öğrencileri. (Evet, biliyorum, 
kızlar fizik bilgisinden etkilenmiyorlar.)  Şimdi sorsanız Bose-Einstein yoğunlaşıklarından, Kuark-Gluon  plazmalarına, yok daha olmadı topolojik yalıtkanlara kadar seksen tane  faz çıkmış ama benim mutfağımın sınırları içerisinde katı-sıvı-gaz'dan  ötesini kaale almamıza pek gerek yok. 
   Takdir edersiniz ki bu  fazlar arasında geçiÅŸler olabiliyor, mesela suyu dondurursanız sıvı  fazdan katı faza geçiyor kiiiii bu olaya da fizik dilinde, evet evet  bildiniz, faz geçiÅŸi diyoruz. Dinamik, yani sonsuz zamandan kısa süren,  faz geçiÅŸlerini incerlerseniz, aslında çoÄŸumuzun bilmediÄŸi, bilse de  sallamadığı bir durum var: Suyu donma sıcaklığının altına soÄŸutmanız  illa da katı hale geçeceÄŸi anlamına gelmez. Suyu uygun koÅŸullarda  soÄŸutursanız aslında 'süpersoÄŸutulmuÅŸ' su elde edebilirsiniz. Bu su  sıfırın altında bir sıcaklıkta olsa bile donma sürecini baÅŸlatacak  tetikleyiciden (bu fizik terimi deÄŸil, ben uydurdum) yoksun olduÄŸu  sürece faz geçiÅŸi gerçekleÅŸmeyecektir. Bu süper-abc fazların daha çooook  örneÄŸini görebilirsiniz saÄŸda solda. Mesela (yukarı bakarsanız)  gördüğünüz kimi bulutlar (belki de hepsi, valla bilmiyorum) aslında  gazdan sıvı hale geçebilecek yoÄŸunluktayken geçmezler, ama eÄŸer  ÅŸehrinizin suya ihtiyacı varsa belediyesi paraya kıyıp uçaktan fiÅŸek  attıracak olursa faz geçiÅŸini baÅŸlatıp yaÄŸmur yaÄŸdırabilirsiniz. Ya da  süperderiÅŸik bir çözelti olan annenizin çilek reçelindeki ÅŸeker uygun  ÅŸartlarda kristallenebilir, vs. 
   Bunlar sıkıcı geçiÅŸler. EÄŸer  aksiyon istiyorsanız süperısıtılmış suyla oynamak eeeeen iyisidir. (Bunu  evde denemeyin, denerseniz de sonra gelip bana patlamayın "Senin  yüzünden yandık!" diye.) Youtube'de filan aratırsanız bir sürü vidyosunu  bulabilirsiniz bunun: Uygun ÅŸartlarda su kaynama sıcaklığının üstüne,  ben diyeyim 120, siz diyin 150 dereceye kadar kaynamadan ısıtılabilir.  Bu durumdaki suya bir kaşık, ya da baÅŸka bir ÅŸey attığınız zaman birden  inanılmaz bir hızla kaynmaya baÅŸlar. 
   Ama bunu yapması kolay  deÄŸil tabii. Suyun temiz olması lazım, hatta kimi kaynaklara göre  damıtılmış. Sonra ısıtmanın da mümkün olduÄŸunca eÅŸ dağılımlı olması için  mikrodalga filan kullanmak gerekebilir. Konu üzerine çekilmiÅŸ bir  'mythbusters' bölümünde adamlar "Ya bunu bütün dünyada yapsa yapsa yılda  üç beÅŸ salak yapar da yaralanır" diyorlardı. 
   Sözün kısası,  kazara yaptım ben bunu. Çay yapmaya çalışıyordum, üç dakika ısıttım suyu  mikrodalgada, arada baÅŸka bir ÅŸeyle uÄŸraÅŸtım, su kaynayıp da soÄŸumuÅŸtur  zannettiÄŸim için bir üç dakika daha ısıttım. Arada da içine çatal filan  soktum, süperısıtılmışsa birden fokurdayıp beni yakmasın diye. Sonra  çıkardım, bardağı tezgaha koydum, sol elimle içine çay poÅŸetini attım  ki...öyle bir kaynadı, öyle bir kaynadı anlatamam. Ya da anlatırım: Koca  su bardağının dibinde bir parmak su kaldı, gerisi bütün mutfaÄŸa  yayıldı. PoÅŸeti attığım sol elimin bileÄŸinde kocaman bir yanığım var  (aslında artık yok, iyileÅŸti sayılır, iz kalmıycak galiba), bir de  alnımın biraz derisi soyuldu. (Evet, su alnıma kadar sıçradı.) 
   Hikayeden çıkarılacak ders: Mikrodalgada su kaynatırken dikkatli olun, öyle youtube'de dedikleri kadar da zor deÄŸil birÅŸeyleri süperısıtmak.