Thalassophobia (/Olivia Newton John – Xanadu /5th Dimension – The Age of Aquarius)

Thalassophobia, deniz korkusuna verilen isimmiş. Bende yok o kadar ama potansiyel var. Şöyle bir şey:

internette amme malı olmuş, pinterest’ten bir yerden aparttım ben de, kaynak filan veremiyorum o yüzden. Ama mesela bu var bir de:

Zuhal Baysar – Evren (2017)

Geçen sene temmuzda, cermodern’deki “Hacettepe: Yarın Dünden Kurulur” sergisinden (Bedri Rahmi Eyüboğlu Retrospektifi ile yan yana sunuluyordu) — Edward Hopper’ın Benzin İstasyonu’na ilk görüşte nasıl vurulmuştum, yazmıştım vaktiyle, mesela aynı minvalde şöyle bir eser de vardı:

Mustafa Duymaz – Vinç II (2012)

Bir tane eser daha vardı aynı sergide, onu da beğendik, hatta o kadar beğendik ki, ressamıyla üçüncü bir kişi üzerinden iletişime geçtik, “eserinizi çok beğendik, x kadar bütçemiz var, asıl eseri değil de, yapım aşamasında ürettiğiniz taslaklardan/eskizlerden birini almayı çok isteriz…” dedik, o da sağolsun, eskizlerinin mevcut olduğunu, 5(10?)x karşılığında verebileceğini belirtmiş, kariyerinde başarılar dileyip, sevgiyle ayrılmıştık muhabbetten… 8)

Ben ortaokuldaydım, orta II. Adını hatırlayamadığım, biraz fazla iyi kalpli bir Türkçe/Edebiyat hocamız vardı, bir gün kendinden beklemediğim bir şekilde Bedri Rahmi’den “Seni düşünürken…” şiirini okuyuvermişti, şiiri ilk o zaman duyup, aklıma kazımıştım. O da vardı işte retrospektifte:

Bedri Rahmi Eyüboğlu – Çakıl (1962)

(şimdi notlarımdan bulurken şiirin tamamının olmadığını gördüm, eksik hatırlamışım demek ki… ne gam! 8)

Seni düşünürken
Bir çakıl taşı ısınır içimde
Bir kuş gelir yüreğimin ucuna konar
Bir gelincik açılır ansızın
Bir gelincik sinsi sinsi kanar

Seni düşünürken
Bir erik ağacı tepeden tırnağa donanır
Deliler gibi dönmeğe başlar
Döndükçe yumak yumak çözülür
Çözüldükçe ufalır küçülür
Çekirdeği henüz süt bağlamış
Masmavi bir erik kesilir ağzımda
Dokundukça yanar dudaklarım

Seni düşünürken
Bir çakıl taşı ısınır içimde.

BRE – Çakıl Taşlı Balık (1963)

Bir tane de güzeller güzeli bir deniz kızı ile bitirelim (hesapta niyetim Joana Vasconcelos’u anlatmaktı, anılar override etti, akıbet de güzel oldu ama hani! 8)

BRE – Denizkızı (1975)

Bir şey daha diyecektim sanki… Başak ve Alpan’la karşılaşmamızı mı?.. Bilemedim (ama ne güzel tesadüftü o da öyle, hani! 8). Bildim, şuydu o kadar yazdıktan sonra Bahar’ın geçen gün tekrardan gönderdiği tweetos:

Bahar, Abidin, Bedri, Bedirhan, Nazlıcan (ve ben) (+bir de Selçuk Erdem karikatürü vardı ama anlamca zıt, o yüzden almıyorum onu buraya / Ah, bir de Gürer Beyciğimin aktardığı Ataç-Eyüboğlu takılması vardı…)

Ya ne sanatsal girişlerle doldu burası, içim kıyıldı hakikaten, Joana filan beklesin bir müddet, offf! Vıcık vıcık sanat.


Vıcık Sanat (alakasız ama buradan aparttım bodoslama)

“Thalassophobia (/Olivia Newton John – Xanadu /5th Dimension – The Age of Aquarius)” için bir yorum

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir